17 Ekim 2013 Perşembe

bayram öncesi

selam blogır alemi, okuyucular ve blogdaşlar :)

nasılsınız canlar? beni sorarsanız fırtınada açılmış sandal misaliyim. fırtınanın gözüne ulaşmaya çalışıyorum ama pek mümkün görünmüyo şimdilik. gelgitliyim yani. kafamı kurcalayan şeyler var. şuan levent yüksel karaağaç açtım ve çok iyi yaptım hatta iyi bok yedim diye küfür ediyorum. çok severim bu şarkıyı ama çağrışımlar şuan beni kötü etkiliyomuş onu farkettim. neyse kapattım şuan. yoksa bu yazı iyice melankolik depresif bi hal alıcak farkettiğim üzere.

aslında mutluyum canlar mutlu olduğum noktalar var. bu mutlu olduğum noktaları törpüleyen olaylarda var tabi. en sinir bozucu yanlar onlar. bişey güzel gitmeye başladı mı aynı anda kötü de yola çıkıyo ve koduğumun saçma olayları gelişiyo.

neyse tüm bunları bi yana bırakıp panda olarak yaşadıklarıma dönücek olursak, en son ki yazımda sizin önünüze model of the panda misali bissürü adam çıkarmıştım. bunlardan nası bi sonuç çıkıcak diye size sormuştum. ödüllü soru falan da demiştim. bunu yapıcaktım evet. kafamda bişiyler tasarlamıştım ama son yazıdaki vangörlün yorumu benim eksik kaldığım noktayı çat diye alnımın ortasına yapıştırdı. 2 parça halinde yazdığım yazımda sadece 2. kısım ele alınsın gibi yazmıştım. aksine benim kastettiğim 1. ve 2. olaraktı. doğal olarak siz son yazdıklarımdan seçtiniz ve hepiniz çuvallamış oldu.

yani işin özü şu ki vangörlüm yaşadığım her boku bildiği için doğru cevabı da dolaylı yollarla size söyledi aslında. ve Mr.shoulder bunun üstüne doğru cevabı vermiş bulundu ama saçma bi şekilde yazmam ve cevabın dolaylı yollarla söylenmesi yüzünden iptal ettim onu :/ heveslendirip de böyle bişi yazdığım için şuan özür dilerim canolar ama bi dahaki sefere dikkat edicim söz ;)

mr. shoulder da kendisini unuttuğumu sanmasın. her ne kadar doğru cevap verse de şuan bi hediye yok ona da :/ ama gönlünü alıcam onunda burdan söz veriyorum kendisine ;)

neyse gelelim olayın iç yüzüne. ben o kafamı kurcalayan 50lik adamla buluştum. daha doğrusu benim evime geldi. olayın başlangıcı: 

bayram tatiline gitmeden önce görüşmek istiyodum zaten. kendisi izmirde değildi ama sonra geldi. geldi. izmire gelmeden önce 3-4 gün istanbulda kaldı. bu süreç zarfında sadece bi kere telefonla konuştuk o kadar bu süreç boyunca ben msj attığımda sadece cevap attı ya da 1-2 foto göndermişti. ilgi bi anda kesildi yani. ben de adam free zaten istanbulda yemediği çıtır kalmıyodur diye düşünüyodum ama içim içimi de yiyo yani. sinir moduna gelmeye başlamıştım. daha sonrasında zoraki bi şekilde biraz msjlaştık ve sonrasında ben de msj atmayı kestim. daha sonra kafamı kurcalıyodu yaş konusu. kuzucuğun dediğine göre de hiç belli etmiyodu yaşını ya!?

neyse izmire geldiğini öğrendim. tarihini bana söylemişti. ben de kuzucuktan bi ricada bulundum. hemen bi görüşme ayarlamalı ve bizi görüştürmeliydi. kendim istemem biraz farklı algılanabilirdi çünkü. daha sonrasında kuzucukla irtibat kurduk ama olay pek başarılı olmadı. olaya ben el attım görüşmek istediğimi söyledim ve bayramdan önceki çarşamba sabah msj attım. konuştuk ettik ve daha sonrasında görüşelim dedim. tamam dedi. sen nerde oturuyosun dedi bana. ben de söyledim. tamam bu akşam oraya gelicem birine gidicem ordan da sana uğrarım dedi. aha? bana uğrıcaksın? nası yani eve mi gelicek? nası ya? derken heyecanlandım. hemen vangörlümle konuştum.böyle böyle bi olay oldu napıcam ben falan modundayım. o da işin bu noktaya gelmesine azıcık kızdı tabi. neyse sonuçta olay benden çıkmadı ama vangörlümün de ildiği üzere ben kafamdaki sorulardan kurtulmak istiyodum. sakinleştirdi beni sağolsun kendisi ;)

daha sonra akşam eve geldim bi duş aldım ve beklemeye başladım. son otobüsle döneceğini söylemişti 50lik adamımız. o da saat 11 ya da 11.30 gibi olması gerekiyodu. ben de en geç 9 gibi gelir demiştim. saat 10da geldi. gittim onu yakın bi yerden aldım ve eve geldik. sohbet ettik baya bi. aklınıza gelebilecek pis ve yaramaz şeyler olmadı tabi. sohbet ettik sürekli. kahve yaptım ona kahve içtik birlikte. 50lik adam demeyin cidden saçında bi tel beyazı bile yok ve hala daş gibi duruyo. aklım çıktı zaten onu görünce. evde de iki arkadaş gibi konuştuk. hiç bi ima falan olmadı. yurtdışına gittiğinde yaşadıklarını anlattı ailesinden bahsetti. 3 kızı var onları anlattı.  güzel bi sohbet oldu. daha sonra kalkma saati geldi ve kapıdan geçirdim onu. geçirirken de sıkı sıkı sarıldık birbirimize. sonra kendisi bigün bana da gel dedi. ben de sen çağırmadan gelmem dedim. o da teklif bekleme dedi. hatta bigün ayarlayalım vangörl ve  kuzucukla birlikte buluşalım gelin dedi. ben de tamam ayarlayalım dedim. 

daha sonrasında ise otobüse binebildin mi diye msj attım. binememiş. bunu kaçıracağını bilseymiş bi kahve daha içermiş falan.  tüm yol boyunca msjlaştık öyle havadan sudan. daha sonra aradı beni. konuştuk telefonda bi yarım saat falan. sohbet cidden güzeldi. bi pişmanlık yaşamadım kendisini tanıdığıma ama aklımda dolaşan sorular artık kafama oturmuştu. sevgili olmama durumu için evet oyu çıktı ama iyi bi abi de olabilir diye de aklımdan geçirdim o an.

güzeldi yani. vangörlümü de o gece aradım. haaaa nıveeraısodjklgşxlcvaolkj diye açtı telefonu meğersem uyuyomuş. tamam dedim bişi yok kapat yat hadi ben de yatıyorum dedim :D sonra rahat bi uykuya daldım.

daha sonralarında başka maceralar da olmadı değil tabi.

sonuçta bi pandanın başına neler gelebilir ki?? 

ben de soruyorum kendime ve hemen bi olay patlak veriyo

bekleyin anacım olanları ben sindiremedim daha size de anlatıcam ama

"bayram başlangıcı" isimli yazı da yakın zamanda gelicek

öperim çok hepinizi :*

p.s. mr shoulder yavrum senin için bi ayarlama yapıcam ama hediye işi gibi olmıcak onu baştan söyliyim ;) muhtemel ilerki zamanlarda görüştüğümüzde bi ayar çekicem sana ;) maaşlı adam olmak bi harika dostum!! diğer arakdaşlara da tatlı ve meraklı yorumları için çok teşekkür ediyorum. her ne kadar msjla taciz edenler konusunda biraz sıkıntı yaşasak da ;)

son olarak da bu şarkıyı bi dinleyin be son zamanlarda çok etkiledi beni :/

9 yorum:

Mr. Shoulder dedi ki...

block + spamasdfgkldjljk :D canın sağolsun senin panda :D

bu arada senin için de çok sevindim, hayırlısı olur inş :)

Gay Panda dedi ki...

yavrum sevinicek bişi yok hatta ağlancak çok şeyim var uyar mı? hayırlısı da olmuyo onu denedik başka çözüm yoluyla gel bana.

Mr. Shoulder dedi ki...

hmmmm

yaş konusunda ben de takıntılıyım, ama sizin aranızdaki takılmayacak gibi değil yani. bana ordan 3 kişilik yaş farkı çıkar :D (beni konuşturunca böyle oluyor bak işte :P)

ama hiçbir kötü özelliğinden bahsetmemişsin iki yazıda da. kaldı ki görüşmüşsün ve hala negatif bir durum söz konusu değil. ben olsam direkt bohçamı toplayıp kaçmıştım adama :D

başına gelen olayları bilmeden bu kadar yorum yapabileceğim valla, ama eğlenceli bir yazının bizi beklediği kesin :D

Gay Panda dedi ki...

yavrum şuanki ruh halim 50lik adamla alakalı değil işte :/ o durum artık söz konusu değil. kafama takılan şeyler de başka şeyler. o amcayla bi daha konuşmadık zaten. başka başka şeyler döndü onları da anlatıcam tabi. yorumun için de teşekkürler ;)

Adsız dedi ki...

Olmayacağı varmış olmamış :( yani başka ne denilebilir ki.


Yazın her zamanki gibi çok güzeldi panda

Gay Panda dedi ki...

teşekkürler yavrum yorumun için. dediğin gibi hayırlısı.

fatih amorf dedi ki...

hani bu pandalar evden çıkmazdı miskindi. fink fink date yapıyor bizimkisi. İzmir havası Pandayı mutasyona mı uğrattı acebaaa :)

Hayatın dedi ki...

Vallahi Amorf'um bunun alt türü oluştu resmen Smyrna Kaşarcus Panda'sı diye bi şey oldu bizimki olmayan Latincemle :D

Ama Pandam oldu mu olmadı, One Girl'le dostluğunuzu kıskandım mı? -Eveeet :D

Senin üzülmene, yanaklarını sarkıtmana dayanabilir miyim? -Hayıııır

İstanbul'a kısa zamanda gelmezsen seni İzmir'de çiğner miyim? -Eveet

PS:Bence en duygusuz yazındı bu blogundaki :D Sanki işten gelip de yorgunlukla yazılmış gibi. Beğenmedim :P Yani kötü demiyorum senin her zamanki enerji dolu seviyene alıştık diyorum ;)

Kucak kucak sevgimi yollarım yanağından da bi fıstık alırım :* Mutlu ol ve gülümse Pandam :*

Adsız dedi ki...

Aboo ben yokken neler olmuş