26 Haziran 2012 Salı

Teras keyfi ve Cengiz Semercioğlu'na mail


bloguum :) dün geceyi anlatayım hemen :) yemekleri hazırladım pilavımı demlenmeye bıraktım ve sofrayı hazırladım. sevgilim geldi 2miz birlikte ablamı bekliyoruz. 5 dakka sonra ablam aradı ve metrodan indim nereye geleyim dedi. bende evi hemen tarif ettim. zili çaldı kapıyı açtık içeri buyur ettik. biraz heyecan vardı sonuçta sevgilimin evi benimde kaldığım ama ablamın buraya geleceğini hiç tahmin etmemiştim. direk sofraya oturduk. kırmızı tavuğumdan yapmıştım klasik olarak ;) pilavla yedik oooh misss :D ablamda sevgilim de bayıldılar. ablam gelirken 1er bira almış gelmiş onu içtik püfür püfür esen terasta yemekten sonra. sonrasında kahve içelim dedik ben kahve yapmaya gittim ve özellikle sevgilimi ve ablamı yalnız bırakmak için :) ne konuştular çok merak ettim ama baya bi güldüler :D çok sevindim böyle olmasına. içim baya bi rahatladı. sonra kahveler içildi ev turu atıldı. sohbet muhabbet derken vakit geç oldu ve ablamla birlikte çıktık ben onu oteline bıraktım sonra eve döndüm. gelirken dondurma aldım tabi denim deliye süprüz olsun diye :D açtık dondurmalarımızı yedik afiyetlen :) çok teşekkür ettim sevgilime. ablamı evine davet ettiği için. çok mutlu oldum 2sini öyle görünce ve tüm akşamı düşündüm de gayet güzeldi. ablamda beyimi çok sevdiğini söylemişti zaten dün bi daha söyledi :) ihi :D neyse efenim altı üstü bi yemek evet ama önemi ve değeri büyük benim için hoh :D



gelelim 2. olayımızaaaa. öncelikle Cengiz Semercioğlu köşesinde bloggerları yayınlıcakmış efenim. geçen gün gazete alınca okudum kendisinin köşesinden. neyse efenim adam üşenmemiş ayırmış yemek kültür sanat vs. diye blogları ve her hafta (yanlış hatırlamıyosam) yayınlıcakmış bitanesini. bende oturdum düşündüm. blog dünyası bilgi veren haber veren ya da kişisel olaylar dışında şeylerin aktarıldığı bi yer değil sadece dedim. cengiz beye bi mail yazayım dedim. sonuçta blog dünyası var biz de varız ve bizim konularımız daha doğrusu hayatlarımız da önemli. neyse ya maili gönderttim:

Merhaba Cengiz bey yada Cengiz abi desem daha iyi olacak sanırım. Gazete kültürünü ne zamandır kaybetmiş bir kişi olarak geçen gün almak aklıma geldi. Malum günümüz çağı internet çağı olduğu için her şey internetten takip ediliyor. Haber olsun magazin olsun köşe yazarları olsun... Ben ne haberlere adamış birisi olarak göstereceğim kendimi ne de köşe yazarlarına adamış fakat geçen gün aldığım Hürriyet gazetesinde sizin köşenizde okuduğuma göre blog dünyası artık baya bi ünlü olmuş :) Sizin de bloggerları ve blogları yayınlamaya başlayacağınızı okudum. Kültür-sanat, yemek, politika vs. gibi bir çok kategori var ama şunun da dikkatini çekmek isterim ki blog dünyasında kendi düşüncelerini ve kendi hayatlarını anlatan bir çok eşcinsel blog yazarı ve blogu da var. Bu konuda hassasiyetiniz vardır yoktur o konuda birşey diyemeyeceğim fakat sonuç itibariyle blog dünyasında olanları kategorize edip yayınlarken biz ve bizim gibileri de es geçmemenizi isterim. Sonuç itibariyle bir kültür-sanat haberleri paylaşmıyoruz ama biz de hayatımızdan bir kaç cümle, yaşadıklarımızdan bir kaç olay, düşündüklerimizden bir kaç söz ve en zoru olan gizli varlığımızdan ve bize yönelik yaklaşımlardan bir demet sunuyoruz. Bu konuda size ne zoraki bir yaptırımla konuşuyorum ne de başınızı ağrıtacak şekilde mail atmayı planlıyorum. Sadece ilgi alanınızdır değildir ya da farkındalığınız vardır bir şey diyemem ama hatırlatma gibi görüp söylemek istedim. Şimdiden kolay gelsin iyi çalışmalar iyi yazılar.

Kimliğimi gizli tuttuğum için özür dilerim.

Panda

cevap gelir mi bilmiyorum ama bakalım hep birlikte görücez ;)


25 Haziran 2012 Pazartesi

jakuzi :)

caanım blogum :) yazdıklarımın üstünden geçti sankim baya ya da bana öyle geliyo emin değilim ama gene azacak şeylerim oldu vallaha :D gündem maddesi 1 diyip başlamıcam tamam kronolojik sıradan gidicem söz :D
öncelikle sevgilimin evine taşındığımdan beri banyosundaki 3 kişiyi alabilecek jakuzisiylen keşiyodum ama bi atak yapamamıştım. kısmet cuma gününeymiş. sevgilim işten gelmiş ve yatağa uzanmıştı gittim ben de yattım yamacına :) işten güçten konuşurken durduk yere hadi jakuziyi dolduralım demez mi benim deli :D içimde baby yor a fayırwörkler çalıyo patır patır havai fişekler atıyorum münasip bi yerimden :D koştuk açtık suyu sıcacık oh beeeeeeee. sonra içine aroma terapi duş jelinden koyduk. sevgilimle girdik oturduk içine. jakuzi olm bu boru değil dicem ama 2 cahil olarak nası çalıştırcağımızı bulamadık. orayı mıncıkla burayı çevir en son voorrrrr diye bi sesle kabarcıklar çıkmaya bizde zevkten dört köşe olmaya başladık. allahım o ne gözel bi hismiş öyle. deneyin anacım valla bak. sonra sevgilimle sıcak köpüklü suyun içinde saatlerce sarıldık oturduk. içinizden 1 kişi bile olsa diyodur olum jakuzi bulmuşun accık bi fantazi yap o ne öle içine oturmuşunuz diye. merak yapmayın cuma olmasa da pazar fantazi günüydü ;) jakuzi fantazisi :D

neyse blogum fantaziyi da anlatmadan zart diye geçerek başka olaylara yelken açıyorum. küfür serbest :D dün akşam yemekten mi yoksa jakuzi sonrası üşüttüm mü (teras katı ve 5. kat ağzın yüzün yamulmadan dışarda rüzgardan oturamıyosun) karnım bi acayip. rahatsızlık verecek kadar yeterli ama kusturcak kadar olmayan bi mide bulantısı... tuvalete gidiyorum. yok olmuyo geçmiyo. oturdum dersin başına tarih çalışayım okuyayım dedim. ne pis bi şeymiş o be miden bulanırken ders çalışmak... kaç dedim yatıyom ben. sevgilimde bulaşıkları yıkıyodu. geçtim yatak odasına yattım bende. salonda çalışıyodum ama heryerin ışığı kapalı olunca mutfaktan çıkan ve beni göremeyen sevgilimin paniği gülmeme yetti o halimle :D salak ya bi de kötü olduğumu görünce daha bi panik oldu. sen yat ben şimdi elimi yıkıcam gelcem falan modunda hemen gelcem bak diyo :D allahım yenirsin ki sen :D neyse işlerini (!) hemen halledip geldi sevgilim yamacıma uzandı sardı sarmaladı. sanki iyileştirebilecekmiş gibi :)  sonra bi fasıl annesini aradı ne iyi gelir ne olur biter falan diye. kayınvalidecimde hemen reçeteyi yazmış :D BİGAY'ım senden iyi olmasın reçetede ama iyi geldi valla ;) sonra yatakta yatarken sevgilimden gelen o müthiş fikir karşısında ağladım. tarih çalışalım mı????? yapmaaaaaaa diye bi feryat edeydim iyiydi ama hazır bende kendimi biraz iyi hissediyoken tamam dedim. oturduk çalışmaya başladık yatakta. masal misali o okudu ben dinledim göğsüne yatıp dinledim sürekli. 1. dünya savaşı hiç o kadar ilgi çekici gelmemişti eminim. işin şaşırtıcı tarafı okul hayatım boyunca tarihten 1 kelime 1 cümle aklımda hiç tutamamışken dün sevgilimin masal kıvamında bana bişeyler okuması artık kazındı beynime :D sonra uyuduk zaten.

gelelim bugünün en önemli olayına. geçen hafta sevgilim ben ve ablam birlikte takılmıştık yemek yemiştik. sevgilimde o gün birlikte yürürken hadi bana gidelim terasta bi kahve içelim demişti. ben dumur tabi! ablamda çok iyi olurdu aslında ama şimdi çok yorgunum demişti. dumur 2! sonra sevgilim tamam ozman haftaya pazartesi buyrun yemeğe gelin terasta ağırlayalım sizi dedi. dumurellaaaaa! 2sinin ortasındayım ve kafam 1 sağa 1 sola dönüyo ama dumur olmam geçmiyo tabi. ablamda kabul etti zaten. yani bu akşam ablam geliyo yemeğe :) aslında ilk başta dumur olsam da sevgilim böyle bişey yapması beni çok sevindirdi. ablam ben ve sevgilim bi terasta... hadi bakalım akşama neler olucak???? ;)

21 Haziran 2012 Perşembe

yeni ev, yeni olaylar ve kavgalar

selam caanım blogum. ben iyiyim hoşum ama az da doluyum. sevgilime taşındığımı biliyosunuz. tam olarak taşınma da değil ama bi kaç eşyamı kpss setimi (!) aldım geldim. tamam artık burda kalıyorum ama sorun şu ki benle eve çıkmak için yırtınan kişi bizim evimiz demem için yırtınan kişi şimdilerde evin içinde ne yapsam tersliyo. tersleyip bide bağırıyo. çok sinirlerimi bozuyo bu durum. bu yüzden tepkiliyim biraz ona da. dün çok kızdım durduk yere azar işitmekten. sinirlendim. ağladım ağlıcam oraya kadar geldi iş. konuştum söylendim kızdım bağırdım o da kızdı bağırdı. sinirlendim oturdum dersin başına ama çalışamıyorum tabi. baktım beyimiz oturmuş dizi izliyo pek bi sakin almış eline cipsi oooh paşama dedim. sikinde bile değilim diyip bir hışımla eşyaları topladım. benim için kpss gibi önümde kocaman bi taşın alası var ve ben bu stresteyken sen hiç bişey yapma dedim. eşyaları koydum çantama. gidiyorum ben dedim. durdurmaya çalıştı önüme geçti napıyosun sen diye. çok kızdım ona. toparladım eşyalarımı ayakkabılarımı giydim kapıyı açtım ve içerden bi ses geldi. panda... gitme... ah dedim işte ah sevmenin gözü kör olsun. ben kapı önünde o yatak odasında ağlamaya başladık. çıkamadım dışarıya. ne kadar sinir olsam da ölsem de sinirimden atamadım adımımı. kaldım öyle olduğum yere çöktüm ve ağlamaya başladım. yarım saat sonra kendime geldim ve içeri gittim. yatağın köşesine oturmuş hüngür hüngür ağlıyodu. gittim yanına çöktüm. bana baktı. göz yaşlarımı sildi. ben de onun gözyaşlarını sildim. bana diyebildiği tek şey gitmek istiyosan git dedi. ben de gitmek istemiyorum dedim. bütün herşeyi dilimle yapıyorum dedi. bugün sabah kavga etmyoruz ne kadar güzel dedim ama akşamına bak dedi. ben de tut o çeneni diyebildim. sarıldı bana bende ona sarıldım. yatağa uzandık. sarıldık tekrar birbirimize. kokusunu içime çektim. ben bu adamı seviyorum dedim. seni seviyorum dedim...

bi taraftan kpss bi taraftan ablam bi taraftan sevgilim hepsi bi an üstüme geldi belki. belki de ben haklıyım bilmiyorum ama seviyorum seviliyorum. bunu ondan duymak ve görmek bana yetiyo diyebilirim. ilişki anlamında bir uyum yakalamak bence önemli ve güzel. geçen gün annesiyle konuştum telefonda kadın beni istedi özellikle telefona. 2 kelam ettik mutlu oldum açıkçası. hayatımı şekillendirme konusunda kimseye bağlı kalmadım. kimsenin de bana bağlı kalmasını istemem ama ufak kararları da bana göre alması beni mutlu ediyo. annesinin gözünde hep orada olacağımı bilmek... ankarada kalması... birlikte bir ev paylaşalım demesi... her ne kadar bi kısmına hazır olmasam da kendi içimde onun bunları söylemesi beni kendi hayatında önemli bi parça olarak görmesi hoşuma gidiyo. ben bu adamı seviyorum. hepsi bu.

15 Haziran 2012 Cuma

açılın!!!! kaynanam geldi :D

helooo :D canım blogum ve meraklılarım :) kaç günlerden beri yorgunluğumu tam atamamıştım bugün de tuz biber niyetine kaynana çıktı başıma :D yeni damat olarak kaynanamın elini öptüm yollarda karşıladım :D pek tatlı bi kadın. tam egeli ve tontiş tontiş sıkılmalık yanakları var :D sevgilimlen gittik bi güzel karşıladık sohbetimizi ettik. ana oğul kapışmalarını ve sıcaklığını gördüm içim daha bi rahat etti vallahıma :) tam benim annemle olan sohbetime benzer bi ilişki var aralarında. gayet sıcak arada laf sokmalı ve en önemlisi bol kahkahalı :D biraz burnu havada falan bekliyodum ama modern görüntüsünün altında tam bi ev hanımı tam bi egeli kişilik var. konuşması da tabi gari de gari :D :D 

şunu da belirtmek isterim ki ankaraya geldim geleli iç anadolu insanına pek alışamamıştım. şimdilerde yadırgamaz oldum soğukluklarını. sürekli egeli insan arar olmuştum. egeli egeli derken buldum ve koydum kalbimin en derin köşelerine arkadaş dost diye :) en çok sevdiğim kız arkadaşım dostum sıpam da egeli :) (bu da mı gol değil diyorum!?) şimdi sevgili de buldum egenin bağrından :D eee ben daha ne isteyeyim bea :D burdan duyurulur!! düğün nişan zart zurt hepsi ege sınırları içinde olacaktır :D :P ilerde bekleriz inş :D tüm blogdaşlarım davetlidir :D egeliyik! ötesi yok!!!

12 Haziran 2012 Salı

özledim :)

blogırlar blogdaşlar özledim le sizi :) kaç zamandır yazmıyorum yazamıyorum valla. oturup düşününce bana çok uzun gelen haftalar geçirdim. öncelikle tezimi bitirmenin hakkı gururunu yaşayan ben pek mutluyum tabi :) 100 almak da işin güzel yani :D ortalama konusunda talihsizlikler yaşayan ben 2.20 oratalamadan 3.10 yaparak kendimi bile ağlatcak pozisyona getirdim :) vay anasını dedim içimden ve eneeee diye evin içinde bağıra bağıra koştum tabi :D şimdi sırada kpss var tabi ona da asılıyorum. matematikten ne kadar uzak kaldığımı sayılar testini çözerim ben  yaaa dediğimde gördüm :) aman yarabbi o bölmeler çarpmalar flan ne kadar kötü öle :D nese gidiyo oda tıkır tıkır işte sevgilim sağolsun. deli gibi matematik çalıştırıyo beni  :) çalşırken de ağzıma sıçıyo o ayrı tabi :/

finallerimi bitirdim sonrasında sevgilimle ev arama telaşesine düştüm. ev ara ev bul eşya yerleştir falan derken kaç günlerdir kafam yorgun vücudum yorgun. tabi sevgilimin birlikte eve çıkalım diye tutturması da ayrı bi olay. aslında kafamdakini söylesem herşey güzel olucakmış ama bahane bulmak daha çok işime geldi. yok ev arkadaşlarımı satamam falan dedim hep ama iş kopma noktasına gelince söyleyiverdim. 3 ayda 5 kere bitirdikten sonra aynı eve çıkınca nası olucak ya biterse ben ne olucam dedim ve bunu mantıklı karşıladı deli sevgilim :) öyle de düşünüyodum hani. neyse artık ev telaşesi falan filan derken arada kpss arada ablamın eğitim için buraya gelmesi ve bi de daha önce bahsettiğim Y. adlı ex(!) aşkım... hepsi aynı anda olunca insan ister istemez 10 parçaya bölünebiliyo.  bütün bunların yanında herşeye yetişmek hem bedenen hem de ruhen beni sıktı açıkçası. Y. geldi geçen hafta ama ev taşıma telaşesinden yüzünü bile göremedim çocuğun. ha oturduk sohbet ettik baya bi ama işte ayıp da oldu ilgilenemeyince. bu arada tabi bişeyi farkettim Y. artık bana aynı hissi vermiyo. geçen sene deli gibi aşık olduğum çocuk artık o değil y ada ben değilim o kişi. bilmiyorum. yok ama yani tık yok artık. bunun beni bi bakıma mutlu etmesi de garip geldi açıkçası. kurtuldum mu diyeyim yoksa abartmışım mı diyeyim bilemedim ama kafamda bişeylerin bitmesi içimi biraz rahatlattı. neyse ya :)

ev taşıma telaşesine gelirsek, sevgilimin işe başlaması bütün ev işleriyle benim ilgilenmem, eşya taşımaktan hamala dönmem, gündüz evle gece de kalan enerjimle kpssyle ilgilenmem... allaaaah uyuduğum saatler bile sanki saniye gibi geliyo artık. 1 senede bu kadar yükü nası kaldırabildiğime bende şaşıyorum ama şikayet etsem de hala enerjim var onu anlamıyorum. artık memlekete gitmek ve sırtımı rahatça yaslayıp salak salak etrafa bakmak istiyorum. ben annemi özlediiiiim. kınam nerde ağlıcam ben :)

neyse bakalım blogırlar artık sevgilim dibimde olduğu için yazı konusunda söz vermiyim ama elimden geldiğince yazmaya devam edicem :) beni sizler yarattınız blogtoşlar :D