24 Aralık 2012 Pazartesi

yılbaşına az kala :)

blogırlar blogdaşlar uy canlarım :) yeni yıl geldikçe böle hafiften ayarı kaçırıyorum. nası diye sorcak olursanız hem böyle mutluyum hem de hüzünlüyüm aslında. yılbaşını geçirmek her zaman benim için önemli olmuştur ama daha hakkını vere vere bi yılbaşı geçiremedim onu söyliyim. ayarımın kaçması da bu yüzden. güzel bi yılbaşı geçircem diye düşünüyorum ama sonu hep hüsran oluyo.



neyse bakalım bu yılbaşı nası olcak görücem :) bu sene konsept farklı hem ;) yılbaşını hem sevgilimle hem arkadaşlarımla geçirip 1 taşla kuş sürüsüne daldığımı belirtmeliyim :D bu iki bileşen nası oluyo diye düşünürsek şöyle ki:

1. sevgiline ayar yap son senem arkadaşlarımla çok az görüşüyorum falan de. böylelikle kendine bel bağlamasını hafiflet ve arkadaşlarınla da zaman geçirebilme özgürlüğünü kazan :)
2. arkadaş ortamına da zorla sok ki bir daha arkadaşlarını önde tutuyosun diyip de gelecek tripleri önle :) hem arkadaşlarımın çağırdığı her yere sevgilini de götür ;)
3. yılbaşında arkadaşlarınla kararsız kalıp dışarı çıkalım planı yap. sevgiline de hafiften çıtlat. olabilecek tribe karşı belli değil de :) trip çıkmazsa olmaz zaten diye düşünerekten hazırlıklı ol çok aşırı tepki verme dışarıyı azcık imrendir.
4. sevgilinin dışarda yılbaşı kutlama tribi gelip çatmış olması yüksek olduğunu bilerekten en yakın arkadaşını ayarla ve sevgilini aramasını sağla. nası olsa sevgilin arkadaşlarına hayır diyemiyo ya?? :D en yakın arkadaşın sevgilini ararken ortalarda görünme ki telefonu sana uzatmasın ;)
5. sonra dışarıda yılbaşı planının bozulacağını farkettiğin an sevgiline dışarda gerçimenin ufaktan eksilerini anlat ve ondan laf arasında ağzından "dışarıyı boşver arkadaşlarını çağır hepbir bende toplanalım" lafının çıkmasını bekle :D ki çıkıcak emin ol ;) panik yapma.
6. son olarak da sevgilinin bu teklifinin geçerliliğini sorgula ve onayladıktan sonrada arkadaşlarının yanında bunu ağzından kaçır hem de yanlışlıkla :D sonra da sevgilinin arkadaşlarını yılbaşında kendi evine davet edişini karşıdan izle ;)

sorusu olan????

işte canlar bu işlemleri oturup planlamadım ama anlık olarak gelişen durumlara verdiğim tepkiler sonucunda bu tarz bir organizsayonla yılbaşını geçircem :) yihhuuuuu :D bu sene güzel geçip güzel gelicek bana ;)

son olarak da dandirikten çam ağacımızı da aldık ve gay çift olaraktan baş köşeye koyduk :)

istediklerimi yazıcam ama ağacın altına koyamıcam. o yüzden burda paylaşayım dedim. neme lazm belki biri bu isteklerimden birkaçını gerçekleştirebilir mi ki??

1. öncelikle bu sene sonunda güzel bi yaz tatili istiyorum. gitmek ve görmek istediğim yerler var. karadeniz özellikle başta.
2. şubat ayı içinde bi izmir turu yapmak planımda var tabi kısmet olursa. izmire gittiğimde gezerken elimde ya da yanımda bi boyoz bi midye bi soda limon ya da bi bira olsa fena olmaz deme? msj alınmıştır umarım???
3. ales sınavına hazırlanıp da ales bi panda görsün dedirterekten yüksek puan almak.
4. sigara tabakası!! ne işine yarıcak deseniz bile ben gene de istiyom ki banana hoh!
5. yeni bi telefon istiyorum da modeline falan daha karar veremedim. hem dokunmatik hem de klavyeli htc cha cha ilgimi çekse de bi dur diyorum içimden.
6. yılbaşı donu. renk kırmızı beden xl deseni farketmez ama masa örtüsü tadında olmasın accık yılbaşı havası essin orlarda :D
7. yemek kursu! 4 senedir aklımda ama öğrenciliğin kör olası gözü yüzünden ayda 300-400 tl verip gidemiyorum! f.ckdısistem.
8. Joe Manganiello, Chris Rockway, Daniel Marvin, Bruno knight, Leo Giamani, gleedeki jake puckerman, darren criss. gleedeki brody, american horror story sezon 1deki baba ve rubber man... ve daha binlercesi :) lütfen yılbaşı akşamı kapıyı çalıp topluca partiye gelin noolur!? p.s. çükünüze bi tane hediye paketi süsü yapıştırırsanız sevinirim. hediye paketi açmayı çooook severim de ;)

neyse bakalım bu yıl da sevdiklerinizle güzel bi yıl geçirin. öpcükler sizeeee :*

20 Aralık 2012 Perşembe

küçük kıyamet

nassınız a dostlaaaar blogırlar blogdaşlar???? benden iyilik ne olsun ya yuvarlanıp gidiyoz :D yorucu bi haftanın tam da ortasındayım hea :)koş oraya koş buraya kafa kalmıyo yeminle :) neyse buraya yazmayı nası özlemişim onu farkettim ilk açtığımda. sizleri özlemişim. birisi okusa da okumasa da buraya yazı yazmanın bana iyi geldiğini farkettim. tabi arkadaşlarımı da görmezden gelmiyorum ;)

neyse başlığımıza dönelim. küçük kıyamet. bugün tam da böyle bişeyin ortasındaydım. sabahtan stajın dibine vurarak başlamak pek iyi olmadı açıkçası. koca bir dosya dolusu evrakları tek tek bilgisayardan sisteme girmem istendi. neymiş efenim ben genç olaraktan daha hızlı yazıp daha hızlı giriyomuşum. sen şu işi bana yıkmak istiyosun onu de bi hele dedim içimden. allahtan işi şak diye kavrayıp 3 saatte bitirdim. evet 3 saat dalga falan geçmiyorum. gözlerim kendinden geçtiler. en son biri ekranı biri kağıda bakıyodu biri ekranı arıyodu resmen!!! neyse çok şükür dedik bitti. tabi bu arada bana işi yıkan uzman arkadaş ne yaptı oturdu internetten gazetelerini okuduuu köşe yazılarına sesli yorum yaptıııı bi ara beni de kendi tarafına çekmeye çalıştı düşünce olarak ama ne halin ne de beynim vardı ona yetcek.

öğleden sonrada incelemeye gittik. işte küçük kıyamet ordaydı. adam başvurusunu yapmış evrakları hazırlamış falan tam eksiksiz biz de görüşmeye gittik adamla. içeri geçtik konuşmaya başladık. kızı geldi içeri oturdu yanımıza. 2 dakika muhabbetten sonra kızı siz nerden geldiniz dedi bizde açıkladık huzurevi diye. neeeeeeeeey diye bir çığlık koptu tabi :D adamda korktu bizde. kız baba naptın dedi hemen. ne huzurevi evinde otur ne var ki evinde dedi. adam zaten hafif kekemelikle ık mık falan kaldı öyle. kızı başladı ağlamaya. annem yeni öldü baba sende bırakıp gitcen mi beni falan diye. aha dedim noliy sıçtık tam da curcunanın ortasına düştük dedim.  meğerse baba kızlarından gizli iş çevirmiş başvurmuş falan. allah ortalık kıyamete döndü. küçük olan ablasını da çağırdı. bi taraftan uzmana bakıyom bi taraftan da bıyık altından gülüyom. ya dedim ne insanlar var ya. adam ık mık ede ede kızına kıyamadığından bahsetti ama kız kendini paralıyo. sanki zincirleyip götürcez adamı bi daha gün ışığı göstertmicez töbe töbeeee :D kızı yok öle bişey huzurevi falan yok biz fakir değiliz bakıcı tutarız ama ihtiyacımı yok. var mı baba istiyomusun bakıcı tutarız ki biz ben öğretmenim paramız var fakir değiliz falan diyo sürekli. bi taraftan da ağlıyo. amca da az mahçup az cesaretlenmeye meyilli bi şekilde derdini anlatmaya çalışıyo. hey allahım dedim. biz görüşmemizi yapıp çıktık. bugün de amcadan telefon gelmiş gelicem ben huzurevine diye. iyi dedik. sonuçta bizim için de amcanın beyanı esas olarak kabul ediliyo.

bugün bi de vefat oldu kurumda :( üzüldüm. insan dediğin bi nefes oluyo sadece. çok çabaladılar ama kadını hayata döndüremediler. o çabayı bende izledim. kadının son nefeslerini gördüm. 10 saniye arayla nefes aldı resmen :( sanki ben bi sağlık personeliyim gibi bişey yapmam lazım dedim durdum. içimi bi sıkıntı kapladı. allahıma çok şükür kimsenin ölümünü görmedim bu vakte kadar ama teyzeninki yetti bana. çaresizlik ne demekmiş onu iyice anladım. hele ki ölüm konusunda.

etrafınızdaki her insana iyi bakın. sevdiklerinizi sürekli yanınızda tutun. biraz bencilce görünüyo olabilir fakat son nefesini kimse ne zaman verecek onu hiç bi zaman bilemezsiniz. o yüzden güzellikleri olan hayatın tadını çıkarın sevdiklerinizle. başka bi zaman için çok geç olabilir.

çok iç karartıcı bi yazı oldu sankim. neyse son bi şarkıyla neşemizi bulalım bence :)

 güzel bi mash up olmuş. ben beğendim. 7 dakka olması da eğlencenin baya süreceği anlamına geliyo. öperim yavrular. bi daha ki yazıda görüşenzii ;)

3 Aralık 2012 Pazartesi

bişiler bişiler vol bilmem kaç

blogırlar blogdaşlar :) nasılsınız napaysınız? ben iyiyim kafam allak bullak yorgunum ya :/ kendime bile vakit ayıramıyorum. koş oraya koş buraya bi de burnum akızlıyo şimdi allah dedim tuttuk si.. yok yok tamam bişey tutmadık :)

günlerim yorucu olmasına rağmen eğlenceli de geçiyo :) huzurevinde staj yapmak aslında eğlenceli. staj danışmanım da beni koruyup kollayınca da bi ayrı güzel oluyo. geçen perşembe resmen çalışıyomuş gibi hissettim kendimi. bilgili falan böyle hemi de en taşşaklısından bi uzman gibi :D işte o perşembe bi grup terapisi yapayım diye kendimi yırtaraktan 7 kişiye haber yolladım. tabi işin teoriğini bilmekle pratikte uygulamak baya bi zor olur bilirseniz. neyse işte topladım tek tek haber verdim ayağına gittim adamların dil döktüm falan sonrası ne mi oldu? sadece 1 kişi geldi :/ valla deli dana gibi koştum ortalarda. tek tek yaşlıları bulup olm niye gelmediniz ya la dicektim diyemedim kibarından bi azar çektim sadece :D neyse haftaya salıya bi daha söyledim gelmeyen olursa yakarım çırasını şeklinde bi gözdağı da verdim. tabi bana söylenen buydu ben de uyguladım. neyse toplantı olmadı moralmanım çöktü. üstüne bi de yaşlının biri gelip beni şikayet etmesin mi :D yok neymiş ben milleti toplamışım onu çağırmamışım adaletsizlik falan... sonrasında da tabi ne diyeceğimi bilemedim ama danışman durumu toparladı sağolsun. e hal öyle olunca iyice pıst ettim söndüm :/ canım sıkıldı yani anlayacağınız. ah dedim sen biri bin yaptın ve yaşlılığın bir numaralı özelliğini bana yaşattın ya helal olsun dedim. neyse o orda kaldı artık kafamda değil şimdilik ;)

kediyle işler güzel gidiyo. sevgilimde ben de baya alıştık artık. sadece gece yatarken aynı odaya koymuyoruz kapıyı kapatıyoruz başka bi durum söz konusu olmuyo :) bi de lazer aldık delirtiyoruz arada :D biz oturduğumuz yerden oynatıyoz o deliriyo koşuyo yoruluyo bize de saldırmıyo oynayalım diye :D geliyo uyuyo kucağımızda :D aha şu anda da uyuyu tatlı kızım benim :)

bu arada tatile geldiğimde izmir tayfasını görmek istiyorum tekrardan!!! laf burdan her yere ulaşır bencem :D dimi? bir buçuk ay gibi bi tatilim olduğu için kendimi nerelere atsam bilemedim onu söyliyim ama ilk işim izmir tayfasını görmek. çok özledim ben onları!!! bigayımı vangörlümü bi de oralarda olursa (ki olucaktır bence) aslancığı görmek istiyorum özledim burnumda tüttü koktu yandı bildiğin! koca bi blogır buluşması da yapabilirik bence :)

son olarak da ufak bi testle kapanış yapıyorum :)

bi çilek tarlası gördünüz ve çileklere de bayılırsınız(!) (bayılmayan için başka bi meyve de olur ;) )
içeri girip çilek yemek istiyosunuz ama kararsızsınız. içeri girmeye karar verdiniz veeee
1. çilekler nası görünüyo?? neler hissettiniz çilekleri görünce??
2. çilek tarlasının önünde bir çit olduğunu gördünüz. nası bir çit bu? geçebilecek misiniz çitten? yoksa aşılması zor mu? biraz tanımlayınız.
3. çilekleri hapur hupur yutarken birden tarlanın sahibi geldi o.O oha derken adam hesap sormaya başladı ve  konuşmaya başladınız. adama ne dersiniz ve oradan nasıl çıkmaya çalışırsınız?